Zaman zaman internette gezinirken beyaz perdeye uyarlanmış kitapların listesi karşınıza çıkar. Hatta filme gitmeden bu listeye göre karar veren kişiler de hiç azımsanamayacak kadardır eminim. Bir de benim okuduğum kitaplardan sinemaya uyarlanmış olanlara bakalım ne dersiniz??
- Sol ayağım (my left food :the story of Christy Brown)
Çocukken çocuk felci geçirince sadece sol bacağını kulanarak hayatını devam ettirmeye çalışan yazarın küçükken yaşadığı zorlukları ve çoğu kişi tarafından dışlanılmasını anlattığı otobiyografik eseri okurken boğazım düğümlendi ki filmini izlesem artık selpak şart gibi görünüyor:(- Yeraltından Notlar (Yeraltı)
Ruhsal olarak kendini yeraltında hissedip oraya mahkum eden kişinin nasıl o aşamaya gelindiğinin anlatıldığı usta yazar Dostoyevski’nin kalemiyle tanıştığım ve okurken zaman zaman kendimi sorgularken bulduğum bu Dünya Edebiyatı Klasik’inin Türk yapımı olarak beyaz perdeye uyarlanmış olduğunu yeni öğrenmiş bulunmaktayım.- Yeşil Yol (The Green Mile)
İlk önce filmini izleyip daha sonrasında kitabını okuduğum , “karanlıktan korkuyorum patron lütfen ışığı kapatma” cümlesiyle belleğime kazınan, haksız yere idam cezası alan koca adam John Coffey’nin yaşadıklarının anlatıldığı birçok dalda Oscar ödülü alan filmi izlerkenki kadar kitaba kendimi kaptıramamıştım maalesef:( Büyük ihtimalle sergilenen olağanüstü oyunculuklarının etkisi çok fazla olmuştur!!- Çizgili Pijamalı Çocuk (The Boy in The Striped Pyjamas)
9 yaşındaki küçük adam Bruno’nun asker olan babasının üst yönetici olarak Nazi kampına atanıp Bruno’nun ailesiyle birlikte bundan sonra burada yaşamasını ve savaşın çocuklar üzerindeki etkisini anlatan çok etkilenerek okuduğum eserin filmini de izleyeceğim yakın zamanda.- Senden Önce Ben (Me Before You)
Geçirdiği motosiklet kazası sonucu boyundan aşağı felç olarak kalan ve birçok defa intihara girişmiş olan huysuz Will ile ona bakmak için tutulan yardımcısının yaşadıklarını ve aralarındaki etkileşimi anlatan okurken keyif aldığım aşk kokan bu kitabın filminin aynı lezzeti verebileceğini düşünüyorum.- Fareler ve İnsanlar ( Of mice and Men)
Dünya klasiklerinden biri olan bu eserde , birbirlerinden farklı özelliklere sahip ama etle tırnak gibi olan 2 fakir arkadaşın zenginlerin çiftliklerine adeta köle gibi çalışmaya gitmelerini anlatan eser toplumda sınıfların var olduğunu ve bunların arasındaki uçurumu vurgulamaktadır. Çok derin mesajları olan bu eserin filmini de izleyeceğim yakında.Art arda iki kez aynı rüyayı gören çobanın bunda bana verilmek istenen bir mesaj var diyerek rüyasının peşinden gitmesini anlatan eserin sinemaya uyarlandığını hiç duymamıştım. Listede görünce şaşırdım, kesinlikle izleyeceğim!! - Nietsche Ağladığında (When Nietsche Wept)
Listede bu sefer felsefi bir kitap var. Arkadaşının, Dr.Breur’a tedavi ettirmek istediği Nietsche’ in tedaviye yaklaşmaması ve Dr.’un onu türlü oyunlar oynayıp farkına varmadan tedavi etmesini konu almaktadır. Konusu itibariyle bana uzak olduğundan okurken zaman zaman dikkatimin dağıldığı eserin filmini izlerken gireceğim şekilleri düşünemiyorum!!- Da Vinci Şifresi (The Da Vinci Code)
Simge bilim uzmanı Robert Longdon’ın bir cinayet vakasını çözme macerasını anlatan yapıtın önce filmini izledim yıllar sonra da kitabını okuyabildim. Ama maalesef filmini izlerken daha çok gerim gerim gerildiğimi hissettim yaratılan ambiyansın etkisiyle. Ama kitabı da efsaneeee!!Şimdilik bu listeyi burada bitirirken, kitapların toplumun her alanında etkili olduğunu unutmayalım, sinema sadece bunlardan biri:)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder